Ben çocukken bilgisayar yoktu. Üniversitedeydim meskene masaüstü PC girdiğinde. Cep telefonu yoktu. 20’lerin sonunda geldi. İnternet de o ortada bir yerlerde hayatmıza girdi. Gazetede (o vakit Sabah’taydım) Ahmet Bey’in (Örs) bilgisayarından tam hatırlayamıyorum ancak herhalde Boğaziçi ya da ODTÜ üzerinden giriliyordu. Editörler araştırmak için bahis verdiğinde, arşive inersin, kütüphaneye gidersin, bir bilene sorarsın, uzmanları telefonla ararsın. Sonra Ahmet Bey’in masasının önünde kuyruğa girersin. Bir de internete soralım. Netscape’in logosundaki daire dönmeye başlar. Bekle Allah bekle. Bir sayfa açılacak da arama yapılacak da… O malum modem sesini hatırlayan hatırlar.
2001’de iPod geldi. Akıllı telefonlar çıktığında 30’larımdaydım. Sonrasını biliyorsunuz. Toplumsal medya, müziğin djitalleşmesi, stream platformları. Bankacılık sisteminden otomotive, halı süpüren robotlara, dronlardan toplumsal medyaya, imajlı görüşmelerden (Türk medyasında ‘telefonla manzaralı konuşacağız’ haberlerinin tarihi 2009 – 2010 olmalı) son 20-25 yılda yaşanan teknolojik gelişme daha evvel hiç yaşanmadı. Teknoloji vardı lakin halka yayılmamıştı kitlesel değildi ucuz, satın alınabilir eserlere dönüşmemişti.
Yeni çıkan teknolojik eserlerin kayıtsız koşulsuz üzerine atlayan biri olmadım. Ancak hepsini kullandım. Bir eserin zati yaygınlaşmasını beklemek birçok beşere nazaran makul bir strateji. O eser gelişiyor, yeni sürümler çıkıyor, o eserin kullandığı altyapı gelişiyor ve bir noktada artık satın almak için yanlışsız an geliyor.
Bütün bunlar Apple VisionPro’ya bakarken aklıma gelenler. “Gelecek bu” deniyor. Köpürtüldükçe köpürtülüyor. Bu kere hislerim farklı. Bu birinci önemli yorumlardan anladığımız kadarıyla şimdi çok kıymetli, hiç kullanışlı olmadığı, şarj müddetinin yetersiz olduğu, ağır olduğu, sıradan bir akıllı telefonun yapabileceklerinin yarısını bile yapamadığı belirtilen oyuncak çok methediliyor. Gelecekte herkeste bir tane olacağı hayal ediliyor. En azından Apple, Meta, Google üzere devler ediyor.
Oyun alemi hudutları içinde çok makul bir aygıt. Ancak yaygınlaşması ihtimaline karşı kuşkular var. Bugüne kadar saydığım, yaygınlaşabilen ve günlük hayatımıza girebilmiş teknoloji aygıtları, kullanımı kolay, boyutu makul, çantanıza, cebinize sığan her şeyden önde işinize yarayan hayatınızı kolaylaştıran icatlar. Bunları kullandığınızda aptal üzere görünmüyorsunuz. Bahsettiğim hiçbir icat sizi etrafınızdan ve toplumdan bu derece izole etmiyor. VisionPro kullanıcılarının şu orta internette çokça dolaşan görüntülerine bakınca düşünebildiğim bu. Sokakta, meskende, toplu taşımada, ailemle konutumda, misafirlikte dostlarımla birlikteyken, gözlerimi ve başımın örten bir kaskla yaşamayı kabul etmem mümkün değil. Yalnızca Apple çıkardı diye yüzüne yapışmış bir ekranla yaşamayı büyük bir coşku ve hevesle kabul edeceklere kelamım yok ancak anlatmaya çalıştığım üzere benim teknolojik gelişmeleri özümseme serüvenim bu durağı es geçer galiba. Bekleyelim görelim.
