Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat sarsıntılarından etkilenen Malatya’da esnaf, yaklaşık 2 bin konteynerin yer aldığı Teknokent Süreksiz Konaklama Merkezi’ndeki prefabrike yapılarda depremzedelerin muhtaçlıklarını gideriyor.
Depremlerin akabinde sıkıntı günler geçiren esnaf, yaklaşık 10 bin kişinin yaşadığı Teknokent Süreksiz Konaklama Merkezi’ne yaptıkları müracaatın kabul edilmesinin akabinde 8 aydır burada satış yapıyor.
Sabahın erken saatlerinde iş yerlerini açarak güne başlayan esnaf, konteyner kentte tanıştıkları yeni komşularıyla birlik ve beraberlik içerisinde çalışıyor.
Konteyner kentte depremzedelere hizmet veren iş yerleri ortasında manav, berber, terzi, şarküteri ve giysi mağazalarının yanı sıra eczane de bulunuyor.
Konteyner kentin tek balıkçısı Halis Ürgen, AA muhabirine, sarsıntıda iki yeğeni ve eniştesini kaybettiğini söyledi.
Mesleğini sürdürebilmek için burada iş yeri açtığını belirten Ürgen, takviye veren yetkililere teşekkür etti.
Ürgen, istavrit, uskumru, hamsi ve alabalık sattığını belirterek, “Fiyatlarımız olağan. Devam etmemiz ve çalışmamız gerekiyor. Çabucak, ‘kapat ve git’ olmaz. En azından dönemin bitmesini bekleyeceğiz.” dedi.
“Devlet ve insan olarak herkes elinden geleni yaptı”
Züccaciye eserleri satan Mehmet Turan ise kentteki iki mağazasının ağır hasar aldığını, akraba ve tanıdıklarından çok kayıplar verdiklerini lisana getirdi.
Sıkıntılı bir süreci geride bıraktıklarını tabir eden Turan, “Devlet ve insan olarak herkes elinden geleni yaptı. Hepimiz iç içeydik ve birbirimize dayanak içerisinde bunları aştık. Birinci başlarda konteyner kentte ‘İş olacak yahut olmayacak’ üzere kaygımız vardı. Çok şükür burada bir imkan tanıdılar bize. Biz de elimizdeki imkanı en güzel biçimde değerlendirmeye çalıştık. Daha çok muhtaçlığa yönelik eserlere yer verdik. İnsanlara en hoş formda hizmet etmeye çalışıyoruz.” diye konuştu.
Turan, fiyatlar konusunda depremzedelere yardımcı olmaya çalıştıklarının da altını çizerek, şöyle devam etti:
“Elimizden geldiğince yardımcı oluyoruz. Biz bir biçimde faaliyet gösteriyoruz onlar da gereksinimlerini karşılıyorlar. Esnaflarla diyaloğumuz çok hoş, yeni beşerlerle tanıştık. Kentte bir etrafımız vardı ancak birçok beşerle da tanışmış olduk. Şu da bir gerçek, bu zelzele süreci insanları biraz daha bir ortaya getirdi. Genel olarak beşerler hoş dersler çıkardı, ben buna inanıyorum.”
“Elimizden geldiği kadarıyla insanlara yardımcı olmaya çalışıyoruz”
Kentte 20 yıldır terzilik yapan Mehmet Ede de zelzelenin akabinde prefabrike iş yerinde yine çalışmaya başladı.
Depremin birinci günlerinin çok makus geçtiğini vurgulayan Ede, “Allah bir daha bu türlü bir şey yaşatmasın. Biz yaşadık gördük, Allah’tan geldi baş göz üstüne. Devletimizden Allah razı olsun. Her mevzuda yanımızda oldular, nankör olmamak lazım. Her imkanlarla barınma, yiyecek her bahiste yanımızda oldular. Buradayız ve insanlara hizmet ediyoruz. Elimizden geldiği kadarıyla insanlara yardımcı olmaya çalışıyoruz.” sözünü kullandı.
Ede, parası olmayanlara da yardım ettiklerini anlatarak, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Parası olan da olmayan da oluyor. Fırsatçılık yapmıyoruz, bu yüzden de işlerimiz çok âlâ, bir külfetimiz yok. Tek zahmetimiz konutlarımız yapılsa yerleşsek hoş bir şey olur. Konteyner içerisinde rahat değiliz fakat yeniden buna şükür. Çadırdan bin kat yeterlidir. Allah insanların ve bizlerin de yardımcısı olsun. Memleketi terk edemeyiz. Ne olursa olsun Malatyalıyız ve burayı terk edemeyiz, öbür yerde yapamayız. Bu bizim genelimizde var. İstanbul’da da yıllarca kaldım, gitmeyi düşünmüyorum zira Malatya öbür hoş.”
Yaklaşık 8 aydır konteyner kentte yaşayan depremzede Abuzer Bulut ise devletin sağladığı bir çok imkandan faydalandıklarını söyledi.
Bulut, devlete zeval gelmemesi temennisinde bulunarak, “Esnafımız, insanımız burada bir halde tutunmaya, kaldıkları yerden ilerlemeye çalışıyorlar. Allah yardımcımız olsun. Esnaflarımızla bir dert yaşamadık. Terzisinden manavına kadar hepsiyle düşüncesiz bir biçimde alışverişimizi yapıyoruz, sorun yaşamıyoruz. Bu da bizim için büyük bir nimet.” dedi.
