Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yapılan ayrıntılı çalışmaların akabinde zelzele bölgesi genelinde katılaşmış hak sahibi sayısının 390 bin olarak netleştiğini belirterek “Bugünkü kura törenimizle 6 bin 572’si vilayet ve ilçe merkezlerimizde, 703’ü de kırsalda olmak üzere 7 bin 275 hak sahibinin konutunun anahtarını teslim ediyoruz.” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Mustafa Kemal Üniversitesi Spor Salonu’nda düzenlenen Sarsıntı Konutları Kura ve Anahtar Teslim Töreni’nde konuştu.
Yaklaşık 1 yıl evvel, 6 Şubat’ın erken saatlerinde yaşanan Kahramanmaraş merkezli zelzelelerde kaybedilen canların acısının, birinci günkü tazeliğinde yürekleri yakmayı sürdürdüğünü belirten Erdoğan, sarsıntıda hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, yakınlarına ve millete başsağlığı diledi. Erdoğan, asrın felaketinde yaralanan 107 binin üzerindeki vatandaşa geçmiş olsun dileklerini tekrarladı.
Depremin 11 vilayet, 124 ilçe, 7 bine yakın köy ve mahallede ağır yıkıma yol açtığını, 14 milyon vatandaşın afetten direkt etkilendiğini anımsatan Erdoğan, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Öyle ki sarsıntıda yıkılan 39 bine yakın binanın 26 bininde arama kurtarma faaliyeti yürütülmesi gerekmiş, ayrıyeten 200 binden fazla ağır hasarlı bina ile karşılaşılmıştır. Sarsıntı bölgesine 1 milyon çadır gönderilmiş, 215 binin üzerinde konteyner kurulmuş, 349 bin haneye kira yardımı yapılmış, taşınma ve takviye ödemelerinde bulunulmuştur.
Büyük felaketler ve büyük acılar birebir vakitte milletlerin birliğinin, beraberliğinin, kardeşliğinin, gücünün sınandığı dönüm noktalarıdır. Hamdolsun milletimiz bu acı ve bir o kadar da tarihi sınamayı muvaffakiyetle vermiştir. Asrın felaketini asrın dayanışmasına dönüştürerek o güç günlerin geride kalmasını temin ettik. Devletimiz tüm imkanlarıyla anında harekete geçerken Türkiye tek yürek, tek bilek olmuş, milletimiz, depremzede kardeşlerinin yanına koşmuştur.”
“Bu afet bir tarafıyla de dünyanın en büyük arama-kurtarma ve düzgünleştirme operasyonudur”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, zelzele bölgesindeki çalışmalarda 650 bin çalışanın misyon aldığına dikkati çekerek 11 bin 500’ünü yabancı takım vazifelilerinin oluşturduğu 35 bin 250 arama kurtarma çalışanı, 142 bin güvenlik vazifelisi, sağlıkçılar, madenciler, ormancılar ve gönüllülerin bulunduğu bu takımlara teşekkürler etti.
Çalışmalara 20 bin iş makinası ve araç, 141 helikopter, 182 uçak ve 23 geminin katıldığını aktaran Erdoğan, şöyle devam etti:
“Deprem bölgesi geneline 150 bin tır yardım materyali gönderilirken 20 milyon besin kolisi dağıtıldı. Günde 4 milyon şahsa yemek hizmeti sunuldu. Esasen bu afet bir tarafıyla de dünyanın en büyük arama-kurtarma ve uygunlaştırma operasyonudur. Tekrar afet sonrası hem enkaz kaldırma hem yine inşa çalışmalarının en süratli yürütüldüğü bir örneği beraberce yaşadık.
Depremin akabinde kentlerine, ailelerine, işlerine, yerlerine sahip çıkarak koşulların zorluğuna karşın yerlerinden yurtlarından ayrılmayan vatandaşlarımıza şükranlarımızı sunuyoruz. Yeniden kısa müddetliğine ayrılsa da geri dönüp dört elle memleketine sarılan kardeşlerimiz de teşekkürü hak ediyor. Bu afet bize verdiği pek çok dersin yanı sıra ülkemizde devlet-millet dayanışmasının aksi taraftaki tüm uğraşlara karşın en üst seviyede olduğunu da göstermiştir. Sayısız insanımız ya kendi iradesiyle şahsen gelerek ya çeşitli yollarla takviye sağlayarak, en kıymetlisi de duası ve gözyaşıyla depremzede vatandaşlarımızın acısını paylaşmıştır.”
Böylesine vefalı ve fedakar bir milletin evladı olmakla iftihar ettiklerini lisana getiren Erdoğan, “Mutlulukların paylaşarak çoğalması üzere acıların da paylaşarak katlanılır hale geldiğini yaşayarak gördük, öğrendik. Rabb’im, ülkemize ve milletimize bir daha bu türlü afetler yaşatmasın, bu türlü imtihanlara maruz bırakmasın.” diye konuştu.
“Karşılaştığımız tabloyu asla unutmadık, unutmayacağız”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Hatay’ın can kaybı ve yıkılan bina sayısı bakımından sarsıntıdan en büyük ziyanı gören kent olduğunu belirterek “Depremden sonraki ikinci gün Hatay’a geldiğimizde karşılaştığımız tabloyu asla unutmadık, unutmayacağız. İnsanlık tarihinin en kadim yerleşim yerleri ortasında bulunan Hatay’ın yaşadığı yıkım hakikaten çok büyüktür. Bu büyük felaketin akabinde Hatay’ın halini görüp gözleri yaşarmayan, yüreği daralmayanın kalbi kurumuştur.” sözlerini kullandı.
Önceliği arama kurtarma faaliyetlerine, kış kurallarının daha da elzem hale getirdiği acil gereksinimlerin karşılanmasına verdiklerini anlatan Erdoğan, Hatay’da kurulan ve dağıtılan çadır sayısı 286 bin, konteyner sayısı 57 bini bulurken 38 bin kişinin de yurtlarda ve kamu tesislerinde konuk edildiğini söyledi. Erdoğan, kırsal bölgelerde 14 bin 664 konteyner kurarak 57 binin üzerinde vatandaşa süreksiz yuva sağladıklarını belirtti.
“7 bin 275 hak sahibinin konutunun anahtarını teslim ediyoruz”
Takip eden aylarda Hatay’ı tekrar tekrar ziyaret ederken “Kaybettiğimiz canları elbette geri getiremeyiz ancak onun dışındaki tüm kayıpları telafi etmek boynumuzun borcudur” kelamını verdiklerini anımsatan Erdoğan, şunları kaydetti:
“Toprağa verdiğimiz insanlarımızı Fatihalarla, dualarla, hüzünle yad ederken sizlere verdiğimiz kelamları birer birer yerine getirmek için de canla başla çalıştık, çabaladık. Bir yandan enkazları kaldırırken öteki yandan hızla tekrar inşa ve ihya faaliyetlerine başladık.
Bugüne kadar kentte yıkılan 14 bine yakın binanın, acil yıkılacak ve yıkık 23 bine yakın binanın, ayrıyeten ağır hasarlı 56 binin üzerindeki binanın yüzde 97’sinin enkazını kaldırdık. Yapılan tespitler ışığında Hatay’da 135 bin 589’u konut, 15 bin 599’u iş yeri ve 777’si ahır olmak üzere toplamda 150 bine yakın hak sahibi belirledik. Yapılan ayrıntılı çalışmaların akabinde sarsıntı bölgesi genelindeki katılaşmış hak sahibi sayımız ise 390 bin olarak netleşmiştir. Bugünkü kura törenimizle 6 bin 572’si vilayet ve ilçe merkezlerimizde, 703’ü de kırsalda olmak üzere 7 bin 275 hak sahibinin konutunun anahtarını teslim ediyoruz.”
Erdoğan, hak sahiplerine yeni yuvalarının iyi, uğurlu, bereketli olmasını, meskenlerinde sıhhatle, huzurla, memnunlukla oturmalarını diledi.
Daha sonra Hatay’da sarsıntının birinci anından itibaren devlet-millet el ele yapılan çalışmaların anlatıldığı görüntü izletildi.
(Sürecek)
